SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİNİN TESPİTİ DAVASI

Bugün bu konuda 64 kişi online danıştı.

Siz de alanında uzman avukatlarımıza tüm süreci hemen danışabilirsiniz.

SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİNİN TESPİTİ DAVASI

SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİNİN TESPİTİ DAVASI

 

ÖZET

Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası, kişinin sigortalılık başlangıç tarihini resmen belirlemek veya düzeltmek amacıyla açılan bir hukuki süreç olup sigortalının, tahsis talep tarihinde yaş ve prim ödeme gün şartını sağlamasına karşın sigortalılık süresinin kurumca eksikliğinin tespiti halinde bu talebi reddetmesi üzerine başvurulan bir yoldur. Bu makalede Sigortalılık Başlangıç Tarihinin Tespiti Davası en ince ayrıntılarıyla ele alınacaktır.

 

1. SİGORTALILIK BAŞLANGICI NEDİR?

Sigortalılık başlangıcı, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu tarafından belirlenen şartları yerine getirerek sosyal güvenlik sistemine tabi olan bireylerin, uzun vadeli sigorta kolları (yaşlılık, ölüm ve malullük) kapsamında çalışma hayatına başlamaları anlamına gelmektedir. Bu tarih, ilgili kişinin sosyal güvenlik kapsamına alındığı ve sigorta primlerinin ödenmeye başladığı ilk günü ifade eder. Sigortalılık başlangıcı, kişinin sosyal güvenlik haklarının belirlenmesi ve dolayısıyla bu haklardan yararlanabilmesi açısından önem arz eder.

Sigortalılık başlangıcı, sosyal güvence sağlamasının yanı sıra emeklilik hakları açısından da belirleyici bir rol oynamaktadır. İlgilinin emeklilik hakkı kazanabilmesi için belirli bir sigorta süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlamış olması beklenir, dolayısıyla sigortalılık başlangıç tarihi, emeklilik için gerekli sürenin başladığı noktayı da temsil etmektedir.

 

2. SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİNİN TESPİTİ NASIL YAPILIR?

Kişi, bu tarihe e-Devlet üzerinden kolayca ulaşabilmektedir. Ancak e-Devlet üzerinden ulaşılan tarihin gerçeği yansıtmadığına dair şüpheler varsa ilgili Sigortalılık Başlangıç Tarihinin Tespiti Davası yoluna başvurabilir. Sigortalılık başlangıç tarihi belirlenirken aşağıdaki unsurlar göz önünde bulundurulur:

• Çalışma Başlangıcı: İlgilinin çalışmaya başladığı tarihe ilişkin belgeler (iş sözleşmeleri, işe giriş bildirgesi, işyeri kayıtları ve benzeri belgeler) incelenir.

• Prim Ödeme Tarihi: Sigorta sicil kayıtlarında yer alan sigorta primlerinin ödenmeye başladığı tarih de önem arz eder.

• Bildirimler ve Başvurular: Sigortalının, sosyal güvenlik kurumuna (SGK) yaptığı bildirimler ve başvurular, özellikle sigortalılık başlangıç tarihinin düzeltilmesi veya belirlenmesi suretiyle yapılmış başvurular bu süreçte büyük bir rol oynar.

• İşveren Bildirimleri: İşverenlerin, sosyal güvenlik kurumuna bildirdiği bilgiler arasında sigortalının işe giriş tarihi de bulunur dolayısıyla bu tarihin belirlenmesinde bir kaynak teşkil edebilir.

• Kanuni ve İdari Süreçler: Mevzuatta belirlenen bu süreçler, sigortalılık tarihinin tespitinde etkili olabilmektedir.

 

3. SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİNİN TESPİTİ DAVASINDA KURUMA BAŞVURU ŞARTI

Kanunumuz, Sigortalılık Başlangıç Tarihinin Tespiti Davasında kuruma başvuru şartının aranmayacağına dair ayrıca bir düzenleme içermemektedir. Uygulamada, bu davalarda Kuruma başvuru şartının aranıp aranmayacağına dair çelişkili kararlar verilmiş olmasına karşın gelinen son aşamada Yargıtay’ın bu dava türünü bir günlük hizmet tespiti davası olarak nitelendirmesi ve buna ek olarak Kurum işleminin iptali olarak değerlendirmesinden yola çıkarak Kuruma başvuru şartını aradığı anlaşılmaktadır.

Hemen belirtelim ki, davanın kuruma başvurmadan açılması halinde davanın direkt olarak dava şartı eksikliğinden usulden reddedilmesi isabetli olmayıp, mahkemece Sosyal Güvenlik Kurumu’na müracaat edilebilmesi ve dava şartı eksikliğinin giderilmesi için ilgiliye süre tanınmalıdır. Söz konusu süre içerisinde ilgilinin dava şartı eksikliğini tamamlamaması halinde Sigortalılık Başlangıç Tarihinin Tespiti Davası usulden reddedilmeli, tamamlanması halinde ise davanın esasına girilmelidir.

 

4. İŞE GİRİŞ BİLDİRGESİNİN BULUNMASI ŞARTI

Kural olarak, sosyal sigorta yükümlülükleri çalışma ilişkisinin mevcudiyeti süresince devam etmektedir. Sosyal güvenlik hakkı zorunlu bir hak olup kuruma yapılan bildirimler kurucu değil, bildirici niteliği haizdirler; dolayısıyla bildirim işlemi yeni bir hukuki durum yaratmaktan ziyade mevcut hukuki durumun tescili sayılmaktadır. Bu kapsamda, sigortalının fiili çalışmaya başlaması ile zorunlu sigortalılığın başlamış olması işverenin kuruma bildirme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.

5510 sayılı kanunun yürürlüğe girmesiyle beraber, Kuruma işe giriş bildirgesinin e-sigorta ile verilmesiyle sigortalılık başlangıcı ile ilgili bildirim yükümlülüğü yerine getirilmektedir. Bahsi geçen kanunun 8’inci maddesinin birinci fıkrasının madde 4/1(a) atfıyla, sigortalılık başlangıç tarihinden önce, sigortalı işe    giriş bildirgesi         ile Kuruma bildirmekle yükümlüğü kural olarak düzenlendiği        gibi aynı maddenin ikinci fıkrası bu kurala istisnalar getirmiştir. Bu istisnalar;

“a) İnşaat, balıkçılık ve tarım işyerlerinde işe başlatılacak sigortalılar için, en geç çalışmaya başlatıldığı gün,

b) Yabancı ülkelere sefer yapan ulaştırma araçlarına sefer esnasında alınarak çalıştırılanlar ile Kuruma ilk defa işyeri bildirgesi verilecek işyerlerinde; ilk defa sigortalı çalıştırmaya başlanılan tarihten itibaren bir ay içinde çalışmaya başlayan sigortalılar için, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren en geç söz konusu bir aylık sürenin dolduğu tarihe kadar,

c) Kamu idarelerince istihdam edilen 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa göre işsizlik sigortasına tabi olmayan sözleşmeli personel ile kamu idarelerince yurt dışı görevde çalışmak üzere işe alınanların, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde,

Kuruma verilmesi halinde, sigortalılık başlangıcından önce bildirilmiş sayılır.”

şeklinde düzenlenmiştir.

Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında talep konusu, ilk işe giriş bildirgesinin Kurum kayıtlarına geçmiş olmasına karşın hizmet bildiriminin bulunmaması sebebiyle bahsi geçen tarihin, sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi istemini içermesi gerekçesiyle bu tür davalarda, kurum kayıtlarına geçmiş bir işe giriş bildirgesinin varlığı şarttır. Davacı adına düzenlenen bir işe giriş bildirgesi bulunmadığı takdirde bu dava hizmet tespiti davası kapsamına girmektedir ve kararın bu açıdan değerlendirilerek verilmesi isabetlidir.

Sonuç olarak, işe giriş bildirgesinin bulunmaması halinde açılması gereken dava sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası değil, sigortalının çalıştığı iş yerinden alacağı hizmet tespiti belgesine binaen hizmet tespit davasıdır.

 

5. ÇIRAKLIKTA VEYA STAJDA GEÇEN SÜRE VE SİGORTA BAŞLANGICI

Hukukumuzda sigorta uzun ve kısa vadeli sigorta kolları olmak üzere ikili ayrım mevcuttur. Uzun vadeli sigorta kolları bünyesinde; yaşlılık, ölüm ve maluliyeti barındırmakta iken, kısa vadeli sigorta kolları; iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık olmak üzere düzenlenmiştir.

506 sayılı kanunun 3’üncü maddesi çırakların sigortalılığını düzenlemiş olup çıkarların da sigortalı sayılacağını lakin uzun vadeli sigorta koluna dahil olmadığı ancak iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık kollarında bulundukları belirtilmiştir. Bunlara paralel olarak, 5510 sayılı kanunun 5’inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca çıraklar için iş kazası ve meslek hastalıkları ile hastalık sigortasının uygulanacağı belirtilmiştir. Çıraklar, uzun vadeli sigorta koluna dahil olmayıp prim alamadığından bu dönemin sigortalılık başlangıcında dikkate alınması söz konusu değildir. İlgili kanun maddesi stajyerler bakımından da aynı düzenlemeyi getirmiştir ve dolayısıyla stajyerler de kısa vadeli sigorta kolu uygulamasına tabi tutulmuştur. Bu kapsamda, stajyerler açısından da bu dönem sigortalılık başlangıcında dikkate alınmayacaktır.

 

6. SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİNİN TESPİTİ DAVASI

Kurum kayıtlarına geçen ilk işe giriş bildirgesinde sigortalının işe girdiği ilk tarih yazmaktadır ve bu tarih sigortalılığın başlangıcı açısından önem arz eder. Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası (bir günlük hizmet davası) ise, ilgilinin işe giriş bildirgesinin kurumda kayıtlı bulunması lakin ilk kez çalışmaya başladığı tarihin kuruma bildirilmemesinden kaynaklı, aylık bağlama koşullarını etkileyen bir dava türüdür. İşbu davanın açılmasındaki başlıca amaç sigortalılık başlangıç tarihini ilk işe giriş bildirgesinde yazılmış çalışma tarihine götürmektir. 5510 sayılı kanunun 38’inci maddesinde 606 sayılı kanunun 108’inci maddesine paralel bir düzenleme getirerek yaşlılık, ölüm ve malullük sigortalarının uygulanmasında baz alınacak sigortalılık süresinin başlangıcı olarak, ilgilinin sosyal güvenlik mevzuatı dahiline ilk giriş tarihi, bir başka deyişle, ilk kez çalışmaya başladığı tarih olarak kabul edilmiştir.

Yukarıdaki bilgiler ışığında, sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davalarında 01.10.2008 tarihinden önce tescili olan sigortalılar bakımından 506 sayılı kanunun 79 ile 108’inci, ilk kez 01.10.2008 tarihinden sonra sosyal güvenlik bünyesinde barınan ilgililer için ise 5510 sayılı kanunun 38 ile 86’ıncı maddeleri bir arada değerlendirmeye tabi tutulmalıdır.

Bahsi geçenler dahilinde, bir sigortalı, çalışmaya başladığı zaman, ilk işe giriş bildirgesinin kurum kayıtlarına geçtiğinden emin olmalıdır. Şayet, bildirge kayıtlara geçmiş fakat hizmet bildiriminin bulunmaması suretiyle sigortalılık bildirgedeki yazılı tarihte başlamadıysa ve dolayısıyla, asıl sigortalılık başlangıç tarihi ile kaydedilmiş tarihi farklıysa, öncelikle düzeltme gayesiyle kuruma başvurulmalıdır. Mümkün olmadığı takdirde ise dava yoluna başvurup sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası açılmalıdır.

 

7. SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİNİN TESPİTİ DAVASINDA DAVALI KİMDİR?

Sigortalılık başlangıç tarihini tespit davasında davacı, adına işe giriş bildirgesi düzenlenmiş ve çalışma iddiasından bulunan kişidir. Sigortalının vefatı söz konusuysa dava açma hakkı, hak sahiplerinindir. Sigortalılık tarihinin tespiti davasında davalı taraf ise Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’dır.

 

8. SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİNİN TESPİTİ DAVASINDA DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Sigortalı çalışıldığına ilişkin herhangi bir belgenin (işe giriş bildirgesi, kısmi hizmet bildirimi, prim ödemesi) kuruma verilmesi veya kurumca sigortalı çalışmanın tespiti halinde hak düşürücü bir süreden bahsedilmeyecektir. Bu bağlamda, sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası için hak düşürücü süre öngörülmemiştir. Bunun temelindeki olgu, davanın açılabilmesi için kurum kayıtlarına geçmiş bir işe giriş bildirgesinin mevcudiyetinin şart koşulmasıdır.

 

9. SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİNİN TESPİTİ DAVASINDA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME

Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında görevli mahkeme iş mahkemesidir. Ancak iş mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde asliye hukuk mahkemesi, bu davalara iş mahkemesi sıfatıyla bakar. İşbu dava, Kurum Başkanlığı şubesinin veya merkezinin bulunduğu bütün yerlerdeki mahkemelerce görülebilmektedir. Yani sigortalı, ikamet ettiği, hizmet gösterdiği veya emekliye ayrılmak istediği yerde dava açabilecektir.

 

10. SİGORALILIK BAŞLANGIÇ TARİHİNİN TESPİTİ DAVASI VE HİZMET TESPİT DAVASI ARASINDAKİ FARKLAR

10.1. Konu Bakımından:

  • Sigortalılık başlangıç tarihini tespiti davası, sigortalının çalışma hayatına giriş tarihini belirlemesi veya düzeltilmesi amacıyla açılır. Bu dava, genellikle işe giriş bildirgesi üzerinde belirtilen tarihin doğruluğunu sorgulamaya yöneliktir.
  • Hizmet tespit davasında ise amaç, sigortalının belirli bir işyerinde veya işlerde çalıştığı süreyi tespit etmektir. Bu dava, genellikle sigortalının çalışma süresinin kaydının eksik veya hatalı olduğu durumlarda açılır.

 

10.2. Taraflar Bakımından:

  • Sigortalılık başlangıç tarihini tespiti davasında davalı taraf Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığıdır.
  • Hizmet tespit davasında ise davalı işverendir ancak Kurum fer’i müdahil olarak yer alabilecektir.

 

10.3. Deliller Bakımından:

  • Sigortalılık başlangıç tarihini tespiti davasında, işe giriş bildirgesi ve işe başlama belgeleri gibi belgeler delil olarak önem arz etmektedir.
  • Hizmet tespit davasında ise, iş sözleşmeleri, maaş bordroları, çalışma saatlerini gösteren kayıtlar ve tanık ifadeleri gibi belgeler delil niteliğini haizdir.

 

10.4. Hak Düşürücü Süre Bakımından:

  • Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında, Kuruma işe giriş bildiriminde bulunulmuş olacağından, hak düşürücü süre işlemez. İşveren tarafından işe giriş bildirgesi verilmişse, işbu dava her zaman açılabilir.
  • Hizmet tespit davası bakımından ise hizmet süresinin bitiminden itibaren 5 yılık hak düşürücü sürenin öngörülmüştür.

 

10.5. Dava Şartları Bakımından:

  • Sigortalılık Başlangıç Tarihinin Tespiti Davasında Kurum’a başvurulmuş olması dava şartıdır.
  • Hizmet tespit davasında ise böyle bir şart aranmaz.

 

10.6. Sonuçları Bakımından:

  • Sigortalılık başlangıç tarihini tespiti davası sonucunda, sigortalının resmi sigortalılık başlangıç tarihi belirlenir veya düzeltir.
  • Hizmet tespit davası sonucunda ise, sigortalının belirli bir işyerinde veya işlerde geçen çalışma süresi tespit edilir ve bu süre sigorta primlerinin hesaplanmasında ve sosyal güvenlik haklarının belirlenmesinde kullanılır.

 

11. SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ TARİHNİN TESPİTİ DAVASINDA DELİLLER VE İSPAT

İşbu dava kamu düzenine ilişkin bir dava olup re’sen araştırma ilkesi uygulanır. Davada kanıtlanması gerekli şey çalışmanın varlığıdır ve bu fiili durum işyeri kayıt ve belgeli, müfettiş raporları, ücret bordroları, tanıklar aracılığı ile ispatlanabilir.

 

SIKÇA SORULAN SORULAR

 

1. Sigorta başlangıç tarihini nasıl öğrenebilirim?

İşe ilk giriş bildirgesine Kurum kayıtlarından ulaşılabilir. Ulaşılamaması halinde E-devlet üzerinden SGK birimine giriş yaparak 4A hizmet dökümünü seçerek bilgilerinizi sorgulatabilir ve çıktı olarak alabilirsiniz.

 

2. 1999 öncesi çalıştığımı nasıl ispat edebilirim?

Bu durumun düzeltilmesi adına sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası açarak sigortalılık başlangıç tarihinizi davada tanık ve evrak gibi kayıtlar iddianızı ispat ederek değiştirebilirsiniz.

 

3. Sigorta başlangıç tarihi nasıl geriye çekilir?

5510 sayılı kanunun 41’inci maddesi borçlanma imkanları "Bu Kanuna göre tespit edilen sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlandırılma halinde, sigortalılığın başlangıç tarihi, borçlandırılan gün sayısı kadar geriye götürülür..." şeklinde düzenlemektedir. Bu hüküm gereğince sigortadan önce yapılmış askerlikleri borçlananlar işe giriş tarihlerini borçlandıkları gün kadar geriye çekerler.

 

4. Sigorta başlangıç tarihi nasıl öne çekilir?

Sigorta başlangıç tarihi, açılacak sigortalılık başlangıcı tespit davası ile ilk işe giriş bildirgesindeki tarihe paralel olacak şekilde mahkemenin davacı lehine vereceği karar ile öne çekilebilir.

 

5. Geçmişte sigortasız çalıştım ne yapmalıyım?

Geçmişte sigortasız çalışan ilgilinin izlemesi gereken yol hizmet tespit davası açıp kanunen öngörülmüş haklarından yararlanmayı talep etmesidir. İşbu dava kapsamında, çalışan kişi, sigortasız çalıştığı dönemde iş görme borcunu yerine getirdiğini delillerle kanıtlayarak sigortalılığın başlatılmadığı zamanları ve prim kazançlarını talep edebilir.

 

6. Geriye dönük SGK cezası ne kadar?

Sigortalı işe giriş bildirgesinin işveren tarafından yasal süreyi 30 gün geçtikten sonra verilmesi durumunda; her bir sigortalı için 1 asgari ücret idari para cezası ödenir. Sigortalı işe giriş bildirgesinin işveren tarafından yasal süreyi 30 gün geçmeden verilmesi durumunda; her bir sigortalı için 1/4 asgari ücret idari para cezası ödenir. Sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmediğinin SGK tarafından tespit edilmesi durumunda; her bir sigortalı için 2 asgari ücret idari para cezası ödenir.

 

7. SMS ile sigortalı olmak mümkün mü?

Ev hizmetlerinde on (10) günden az çalışanları iş ve meslek hastalıklarına karşı korumaya alan sigorta işlemlerinin bir SMS ile yapılması mümkün olup, işverenin kısa süreli çalışanına bir günlük sigorta girişi başlatmak için ilk olarak kayıt yaptırması gerekmektedir. İşverene ait T.C kimlik numarasının 5510’a SMS gönderilmesi ve mesajın onaylanmasının ardından çalıştırılacak kişinin T.C kimlik numarasının ve bir ayın hangi günlerinde çalıştırılacağının da yine 5510’a mesaj olarak gönderilmesi gerekir.

 

8. 1 günlük sigorta işe yarar mı?

Bir günlük sigorta girişi, hizmet tespit davası bakımından önem arz eder. İşçinin işverenle kurduğu hizmet sözleşmesi dahilinde iş görme borcu mevcuttur buna bağlı olarak işverenin de aynı sözleşmeden kaynaklanan sigortalılığı bildirme yükümlülüğü mevcuttur.

 

PROAKTİF HUKUK VE DANIŞMANLIK

Proaktif Hukuk Bürosu olarak, alanında uzman avukatlarımızdan oluşan kadromuzla uyuşmazlık konusunu oluşturan olayın öncesi ve sonrasında yaşanan durumları da kapsayacak şekilde müvekkillerimizin hak kayıplarını önlemekte, mevzuat çerçevesinde mümkün olan en avantajlı sonuçları almalarını en hızlı şekilde sağlamaktayız.


Bu Makaleyi Paylaş